Üsküdar Üniversitesi’nin de paydaşı olduğu Orta Doğu'daki Güncel Eğilimler Üzerine Uluslararası Konferansının 4’üncüsü gerçekleştirildi. Malezya Teknoloji Üniversitesi tarafından “Covid -19 Küresel Etkileri” temalı düzenlenen programa Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Zelka onur konuğu olarak katıldı. Tarhan, “Covid-19 Salgını ve Psiko-Sosyal Sonuçları” kapsamında değerlendirmelerde bulundu.
Pandemi tedbirleri kapsamında online gerçekleştirilen programda onur konuşmacısı olarak yer alan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Covid-19 Salgını ve Psiko-Sosyal Sonuçları” bağlamında önemli değerlendirmelerde bulundu.
“Aya gidiyoruz ancak komşumuzu tanımıyoruz!”
Konuşmasına bugünün gerçeklerine değinerek başlayan Tarhan; “Dünya gelişiyor, beyin alanında çalışmalar yapıyoruz ancak; Evlerimiz büyük ama ailelerimiz küçük. Daha çok terfi alıyoruz, daha az sağduyu sahibiyiz. Gelişmiş ilaçlar var ama sağlığımız yetersiz. Aya gidiyoruz ama komşumuzu tanımıyoruz. Yüksek gelir sahibiyiz fakat daha az huzurumuz var. Yüksek IQ daha az duygu barındırıyor. İyi bilgi var ama daha az erdem sahibiyiz. Sayısız ilişkimiz var fakat gerçek sevgi oranımız neredeyse sıfır. Sosyal medyada sürüyle arkadaşımız bulunuyor, gerçekte ise dostumuz yok. Evlerimizde en büyük televizyonlar var, bir o kadar da az kitap. Kolumuzda en pahalı saatler var ama hiçbirimizin vakti yok. Bunlar bugünün sorunları. Biz bu sorunlarla yaşıyoruz.” İfadelerini kullandı.
“Pandemiden çıkarılması gereken dersler var”
Pandemiden çıkarılması gereken dersler olduğunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Pandemi tehlike mi fırsat mı? Özgürlüğümüz kısıtlandı ama doyum erteleme becerimiz gelişebildi. Bedeni ve ruhi rahatlığımız azaldı ama kendimizi geliştirmek, aile bağlarını güçlendirmek için daha çok zamanımız oldu. Haz ve hız odaklı yaşantımız kısıtlandı ama yeni ilgi alanları keşfedebildik tabii bu ders çıkarabilenler için. Bazı haklarımızı kullanamadık ama başkalarının haklarının var olduğunu da fark ettik. Doğaya çok hoyrat davranıyorduk ama küresel kirlenme iklim değişikliği konusundaki farkındalıklarımız arttı. Mesela İstanbul’dan Uludağ gözükebildi. Ekonomik ve sosyal hareketlilik çevreyi kirletebiliyormuş. Bütün bunları gördük. Sadece ekonomik refah değil, manevi refahın da önemli olduğunu öğrendik” diye konuştu.
Okunma : 2158
ÜHA