Sağlık Bakanlığının düzenlediği ve Üsküdar Üniversitesinin partner olarak destek verdiği 4 gün sürecek olan “örgütsel davranışa giriş ve genel yaklaşımlar kursu” İstanbul Eğitim ve Araştırma hastanesinde başladı. Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan kurs kapsamında İstanbul genelindeki hastanelerin bakım hizmetleri müdür yardımcılarına ilk eğitimi verdi.
Türkiye’deki tüm sağlık yöneticileri bu eğitimi alacak
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Özgür Yiğit “Sağlık Bakanlığının eğitim faaliyetleri için önemli bir gün, belki iki yıl sürecek sağlık yöneticilerinin eğitimini burada gerçekleştireceğiz. Sağlık gibi alanda yöneticilik yapan alanlarda eğitim olmazsa olmazdır. Bu alanda yöneticilik yapmak çok önemli. Sağlık yöneticilerinin bilinçli ve şuurlu olması gerekir çünkü direkt insanla uğraşıyorsunuz. 4 günlük pilot eğitim, tüm Türkiye’de sağlık yöneticilerine verilecek eğitimin ilk adımı olacaktır” diye belirtti.
4 günlük pilot eğitim
Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haydar Sur da açılış konuşmasında Sağlık Bakanlığı ile bu kurslarda Üsküdar Üniversitesinin partner olmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. Sur, “4 günlük bir pilot eğitimle başlayacağız, bu kursun konuları sağlıkçı olmayan akademisyenler tarafından belirlendi. Sağlık tartışmalarıyla bu kursu doldurmalıyız. Aktif dinleyici haline geçelim herkes eteğindeki taşları ortaya koysun” şeklinde konuştu.
“Algılarımız ağrıları bile kesiyor”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, hastane yöneticilerine “kişilik, kişisel farklılıklar ve kişilik kuramları, bireyler arası ilişkiler ve iletişim, algılama ve atfetme süreçleri” konu başlıklı bir eğitim verdi.
Tarhan, “Sağlık Bakanlığının güncel sorunlardan uzaklaşarak eğitime önem vermesi orta ve uzun vadede düşünebilmesi övgüye layık bir durumdur” dedi.
Bilincimizin beynimizin üstünde olduğunu vurgulayan Tarhan, “kişi bilinci biliyor fakat beyni bilmiyor. Algı çok önemli. Algılarımız ağrıları bile kesiyor. Obezite hastaları su içsem bile yarıyor der. Yediklerinizi yaz dediğimizde neler yediklerini görürüz. Yediğini, içtiğini algılamıyor. Algı körlüğümüz var. En kör insan görmek istemeyen insandır” diye vurguladı.
“Yalnızlığın bir paket sigara içmek kadar zararı var”
Pozitif psikoloji dersinin Harvard Üniversitesinde çığır açan ve en çok tercih edilen ders olduğunu belirten Tarhan, “bu derste insan beyni inceleniyor. Hırs, olaylar, minnettarlık ve hayatın anlamı konularından dersler veriliyor. Amerika’yı Amerika yapan kapitalizm ama insanlar mutlu değiller. Bu yüzden pozitif psikoloji dersine büyük ilgi gösteriliyor. Bizim kültürümüzden tasavvuftan, Mevlana’dan aldıklarını bize tekrar pazarlıyorlar” diye belirtti.
Yalnızlığın bir paket sigara içmek gibi zararı olduğunu vurgulayan Tarhan şunları söyledi: “İngiltere’de yalnız bakanlığı kuruldu. 9 milyona yakın insan yalnız yaşıyor. Bakıyorsunuz TED konuşmalarından sosyalleşmenin faydasına dair birçok konuşma var. Bir araştırmada fareyi kokain bağımlısı yapıyorlar. Fare pedala basınca kokain alıyor. Bağımlılık kazanmış bu fareyi doğal ortamına bıraktığınızda pedala basıyor fakat hemen kendini doğaya adapte edip bağımlılıktan kurtuluyor.
“Sağlık kurumlarında patron hastalardır”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “kolay insanlarla iletişim de kolay olur. Zor kişilikleri tanırsak onlara karşı nasıl davranacağımızı ve ikna edebileceğimizi biliriz. Sağlık alanında genellikle zor kişiliklerle karşılaşılır. Sağlık kurumlarının varlık sebepleri hastalardır. Dolayısıyla patronları da onlardır. Hasta odaklı sağlık sistemi var. Bilimin gerçeği bu. Hastanın çıkarı her şeyin önünde gelmelidir. İşte bu yüzden kutsal bir meslektir” şeklinde konuştu.
“Demokrasi ailede başlar”
Demokrasinin ailede başladığını belirten Tarhan, kararların birlikte alınmasının hata payını azalttığını söyledi. Otokrasilerde tek kişinin istedikleri ile tek seslilik oluştuğunu, demokrasilerde ise istişare ile kararların hatayı en aza indirgendiğini belirtti.
“Mutluluk parfüm gibidir”
Duchenne gülümsemesini anlatan Tarhan bu gülümsemenin olduğu insanların ortalama sekiz buçuk yıl daha uzun yaşadığı ve daha az boşandıklarını söyledi. Tarhan “mutluluk parfüm gibidir kendimize sürersek başkalarına bulaşır” dedi.
“Kayırmacılık yöneticilerin yapacağı en büyük adaletsizliktir”
Eşitlik ve adalet kavramlarının karıştırıldığının altını çizen Tarhan, “Adalet sübjektiftir. Adaletin olmadığı yerde nepotizm vardır. Doğu kültürlerinde bu çok yaygın. Kayırmacılık yöneticilerin yapacağı en büyük adaletsizliktir. Adalet hassasiyeti olmalı ve bunu diğer insanlara yansıtmalıyız” şeklinde konuştu.
Okunma : 14195
ÜHA