Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Rehber TV’de yayınlanan ‘Gündem Özel’ programının konuğu oldu. Depremin travmatik etkisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tarhan, “Deprem kuşağında yaşayan kişiler deprem konusunu hayatlarında ön planda tutmasınlar ama bununla ilgili zihinlerinin bir köşesinde depremi tutacaklar. Nasıl bir evde hırsızlığa karşı önlem alınıyorsa bunun gibi deprem içinde zihinsel olarak bir hazırlık gerekiyor. Buna hazırlıklı olmayanlar daha çok panik yaşar. Hazırlıklı olanlar bu dönemi daha soğukkanlı geçirir” dedi.
Depremi unutmuşuz!
Katıldığı televizyon programında insanların depremi zihinlerinin ön planında değil bir köşesinde tutmaları gerektiğini vurgulayan Tarhan, “Deprem travmatik bir yaşantı. Bu bir çocuk kadar herkesi etkiledi. Aslında depreme psikolojik olarak hazır bir toplum olmamız gerekiyor. Fakat buna rağmen bu deprem sanki 17 Ağustos depremi gibi hiç beklenmeyen bir deprem gibi toplumda karşılandı. Demek ki aslında depremi unutmuşuz. Çünkü deprem kuşağında yaşayan kişiler deprem konusunu hayatlarında ön planda tutmasınlar ama bununla ilgili zihinlerinin bir köşesinde depremi tutacaklar. Nasıl bir evde hırsızlığa karşı önlem alınıyorsa bunun gibi deprem içinde zihinsel olarak bir hazırlık gerekiyor. Buna hazırlıklı olmayanlar gördük ki daha çok panik yaşadı. Hazırlıklı olanlar bu dönemi daha soğukkanlı geçirdi. Bütün bunlar aslında deprem konusunda bizim çok hazırlıklı olmadığımızı gösteriyor.” Dedi.
“Korkunun paniğe dönüşmemesi gerekiyor”
Korkunun paniğe dönüşmemesi, bunun için ise zihinsel hazırlık gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Tarhan; “Deprem bir travma olduğuna göre travmalarda kişi kriz yönetimi yapması gerekiyor. Eğer bu krizle ilgili bir hazırlığı varsa o krizi daha kolay yönetiyor. Ama hiç hazırlığı yoksa yangın anında ne yapacağını bilmiyorsa yanlış hareketler yapar. Çıkarılacak sonuçlardan önemli olanların birisi bu. Bir de bir korku yaşamamız doğal. Bu insani bir duygu. Böyle durumlarda korkmamak anormaldir. Korku yaşanması doğal ama paniğe dönüşmemesi gerekiyor. Paniğe dönüşmemesi içinde zihinsel bir hazırlık gerekiyor. Çocuklar böyle durumlarda genellikle yan gözle anne babalarına bakar. Onlar soğukkanlıysa çocuklarda soğukkanlı olur. Depremi düşünerek diğer yandan normal hayatına devam ederse bir insan korkusu kabul edilebilir makul sınırlarda kalır. Ama makul sınırlarda olmayan deprem korkusu kişinin yaşamında zorluklar çıkarabiliyor. Mesela bir sallantı olsa kendini hemen camdan aşağı atabiliyor.” Şeklinde konuştu.
Hayatın gerçeklerini çocuklara öğretmek gerekiyor!
Prof. Dr. Tarhan, belirsizliğin çocuklarda psikolojik problemlere neden olabileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Bazı anne babalar depremden hiç çocuklara bahsetmiyor. Çocuk salona geldiğinde hemen televizyonu kapatıyor. Çocuğun deprem hakkında hiçbir bilgisi olmuyor. Çocuk için belirsizlik daha kötüdür. Okulda deprem konuşuluyor eve geliyor televizyon kapatılıyor. Bir belirsizlik olunca çocuk daha çok kaygılanıyor. Kötü bir şey olursa annem babam benden saklayacak der ve güven sorgulamasına başlar. Hâlbuki anaokulundaki çocuklara akvaryumdaki balığın ölebileceğini göstermek lazım eğitimde. Bunu çocuğa öğretmezsek çocuk depresyonu oluşuyor. Bunlar hayatın kaçınılmaz gerçekleri. Bunlardan kaçınmak, örtbas etmek değil hayatın böyle gerçekleri de var deyip bunlarla yüzleşelim şeklinde çocuğa yaklaşmak gerekiyor. Bunu öğretebilirsek çocuklar strese karşı daha dayanıklı hale geliyorlar.” Dedi.
Okunma : 2027
ÜHA