Gençlik ve Spor Bakanlığı desteğiyle, Üsküdar Üniversitesi bünyesinde 2010 yılından bu yana faaliyetlerini sürdüren Haydi Tut Elimi Derneği ve Amasya Dernekler Federasyonu iş birliğinde “STK’lar Üniversitede” Projesi Protokolü İmza Töreni gerçekleştirildi. Törende, derneklerin kurumsallaşmasının önemine dikkat çekildi.
Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşke Senato Toplantı Salonu'nda gerçekleşen protokol iş birliği töreninde ‘Sivil Toplum Kuruluşları Kurumsallaşıyor ve Markalaşıyor’ ile ‘Sivil Toplumda Sosyal İnovasyon Modeli’ konuları konuşuldu.
Üsküdar Üniversitesi Genç Beyinler Akademisi Direktörü Dr. Öğr. Üyesi Nebiye Yaşar’ın moderatörlüğünde gerçekleşen törene “STK’lar Üniversitede” Projesi İş Birliği Protokolü İmza Törenine Amasya Dernekler Federasyonu (ADEF) Genel Başkanı Turan Sayar, ADEF Genel Başkan Vekili Remzi Acar, Genel Başkan Yardımcısı Orhan Aydın, Genel Başkan Yardımcısı Özgür Polat, Genel Başkan Yardımcısı- Genel Sekreter Salih Turgut, Genel Başkan Yardımcısı Muhasip, Turgay Ünsal, Zonguldak Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Ziya Öncan, Sakarya Dernekler Birliği Başkanı Yaşar Saka, Ali Özbek, Haydi Tut Elimi Derneği Genel sekreteri Ayşe Banu Güngenci, Üsküdar Üniversitesi Genel Sekreteri Selçuk Uysaler, Kurumsal İletişim Daire Başkanı Tahsin Aksu ile Etkinlik Yöneticisi Rasim Dağhan Işık da katılım sağladı.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “21. Yüzyılın en önemli başarılarından bir tanesi takım çalışmasıdır”
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, STK’lar için sosyal imajın önemli olduğu konusuna dikkat çekti. Tarhan; “Üniversite ile STK iş birliği önemlidir ve bir üniversitenin yapması gereken bir şeydir. Muhakkak paydaş hareketler önemlidir. 21. Yüzyılın en önemli başarılarından bir tanesi takım çalışmasıdır. Aksi takdirde hedefe ulaşılamıyor. Normalde vakıflar yardım etmek için kurulur ama bizde sanki yardım toplamak için kurulmuş gibidir. Hesap verilemeyecek hiçbir işi yapmamak lazım. Eğer hesap verilebilir bir durumda ise zaten korkmamak lazım. STK’lar için sosyal imaj önemlidir. Muhakkak yeni şeyler yapmak, denemek gerekiyor. STK’lar inovasyonu önemsemeli. İnovasyon mevcudu korumak değil, kabuğun dışına çıkmak, gelişime açık olmaktır.” şeklinde konuştu.
“Sosyal medya zarar değil, fazlalıktır”
Dernekçiliğin psikolojik yapımıza oldukça uygun olduğu konusuna dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Biz hiperaktivitesi olan bir toplumuz. Dernekçilik bizim psikolojik yapımıza oldukça uygundur. Kendi kültürümüzü unutmamamız gerekiyor. Kendi değerlerimizi harekete geçirecek çalışmalar önemlidir. Amasya bölgesinde Ferhat ile Şirin önemli tarihi figürler ve isimlerdir. Yerel değerlerimizi korumadan evrensel olamayız. Problem olduğu zaman insanlar kötü bir şey olarak bakıyor ama problem tehdit değil, aynı zamanda bir fırsattır. Zora talip olmak gerekiyor. Eğer algı yönetimi öğretilebilirse sosyal medya bir fırsata dönüşür. Kurumsallaşmada sosyal medya çok önemli bir yere sahiptir. Ben hep; ‘Sosyal medya zarar değil, fazlalıktır.’ diyorum. Sosyal medyayı belirli bir amaçla kullanırsak doğru kullanmış oluruz. Zaten kullanmayı bilen bir kimse sosyal medyanın tuzağına düşmez. Genç kuşak bu konuda artık daha bilgilidir. ‘Benim zamanımda bunu ben yöneteceğim.’ demeliler.” ifadelerini kullandı.
Turan Sayar: “Dernekler kurumsallaşarak çalışmalarını sürdürmeli”
Kişilere bağlı kısır çekişmelerde derneklerin yok olduğundan bahseden Amasya Dernekler Federasyonu (ADEF) Genel Başkanı Turan Sayar; “Başkan eğer aktifse modernlik devam ediyor ama başkan eğer aktif değilse modernlik devam etmiyor. Asimilasyon en önemli noktadır. Şu anda İstanbul’da 4 kuşak genç var. Gençler zamanla Amasyalı kimliğini kaybediyor. Eğer biz bazı şeylere devam etmezsek, 3’üncü kuşaktan sonrası benliğini kaybedecek. Burada iki önemli nokta vardır. Projelerimizi artık finansal duruma göre belirleyeceğiz o zaman bağımlılıktan kurtulmuş oluyoruz. İkinci önemli nokta ise mutlak suretle kurumsallıktır. 26 Aralık 2021’de derneği devir aldığımızda 15 bin kişilik yönetim kurulumuz çalışmaya başladı. Bu proje bir nevi başlangıçtır. Derneklerin artık geçmişteki gibi piknik, şenlik, gece yapması değil, artık kurumsallaşarak dernek çalışmalarını sürdürmesi gerekiyor. Kişilere bağlı kısır çekişmelerde dernekler yok oluyor.” şeklinde konuştu.
Dr. Öğr. Üyesi Nebiye Yaşar: “Türkiye'de 687 kişiye bir dernek düşüyor”
Üsküdar Üniversitesi Genç Beyinler Akademisi Direktörü Dr. Öğr. Üyesi Nebiye Yaşar, ‘STK’lar Üniversite’de’ projesi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Yaşar; “Projemizin amacı demokrasi, çoğulculuk, hoşgörü, gönüllülük, sivil katılım ve vatandaşlık bilinci güçlü STK’larla sivil toplum kültürünün oluşmasına katkı sağlamaktır. Türkiye'de 687 kişiye bir dernek düşüyor. İçişleri Bakanlığı'nın 2022 Ocak ayı verilerine göre; ülkemizde 122 bin 203 dernek var. Türkiye'de derneklerin yüzde 34,97’si Marmara Bölgesinde bulunuyor. Şubat 2022 itibarıyla toplam 361 kamu yararına çalışan dernek bulunuyor. Yaklaşık 16 milyon nüfusa sahip İstanbul'da bulunan 24 bin 839 dernek, Türkiye'deki tüm derneklerin yaklaşık yüzde 20'sini oluşturuyor. Sivil toplum kuruluşları, küreselleşme çağının politika oluşturan aktörlerinden biridir. Bu önemi, özellikle, toplumları yönlendirme konusunda önemli olmasından kaynaklanmaktadır. Bu kadar önemli olan bu kuruluşlar için kurumsallaşma ve yenilikçi bir bakışla nitelikli çalışmaların yapılacağı sosyal inovasyon modelinde projelere ihtiyaç bulunmaktadır.” dedi.
Proje ile; Türkiye’nin kalkınma sürecinde STK’ların hukuki zemininin sağlamlaşması, niteliğinin artması, karar alma süreçlerine daha fazla katılımı, mali yapısının ve insan kaynağının güçlenmesine destek verme hedeflenirken projenin pilot uygulaması Amasya Dernekler Federasyonu ile hayata geçecek.
Tören imza törenin gerçekleşmesi ve plaket takdiminin ardından toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
Prof. Dr. Tarhan, tören sonrası katılımcılara kitaplarından hediye etti.
Okunma : 1293
ÜHA