TARHAN Ailesinin Soy Ağacı

Prof. Dr. Nevzat Tarhan Sakaryalı Eğitimcilerle Bir Araya Geldi

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Sakarya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün “Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Şenliği” kapsamında düzenlediği programa konuşmacı olarak katıldı. Tarhan, eğitimcilerin yoğun ilgi gösterdiği programda ‘Eğitimde Pozitif Psikoloji’ başlığı altında değerlendirmelerde bulundu. Eğitimde yeni doğruların önemine dikkat çeken Tarhan; “Yeni sorulara yeni cevaplar veremezsek gençleri yakalayamayız” Dedi.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan Sakaryalı Eğitimcilerle Bir Araya Geldi

“Pozitif Psikoloji dersi duygusal zekâyı %20 yükseltiyor”

Son yıllarda Mutluluk Bilimi diye yeni bir bilim dalının ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Batı dünyası bunu keşfetti. Bunun resmi karşılığı da Pozitif Psikoloji. 2015’te Harvard Üniversitesi, 2017 yılında Yale Üniversitesi ve 2019’da Bristol Üniversitesi ders olarak işlemeye başladı. İngiltere’deki Bristol Üniversitesi’nin web sayfasında ‘İntihar salgınına karşı çözüm olarak bu dersi koyduk’ yazıyor. Biz Üsküdar Üniversitesi olarak bu dersi Harvard Üniversitesi’nden önce yani 2013’te işlemeye başladık. Bu dersi okuyan öğrencilerin ön testlerini ve son testlerini yaptık. Bu dersi aldıktan sonra öğrenciler, babalarıyla, arkadaşlarıyla ilişkilerinin düzeldiğini, öfke ve sinirlerini daha iyi kontrol edebildiklerini, kendilerini daha iyi hissettiklerini belirttiler. Derslerde bu çocukların duygusal zekâlarının yüzde 20 yükseldiğini tespit ettik. Pozitif psikolojinin ders içeriğine baktığımız zaman kendini tanıma, öz bilinç, başkalarını tanıma, sosyal bilinç, empati, özyönetim, ilişki yönetimi, minnettarlık eğitimi gibi konular var. Bu konuların yanı sıra uzlaşmacılık modülü, bağışlayıcılık modülü, motivasyon modülü gibi modüller var. Bu modüllerle biz çocuklara akademik başarı ile birlikte hayat başarısını da veriyoruz. Bilgelik eğitimi bu bağlamda çok önemli. Toplum olarak ve eğitim sistemi olarak bunu başarabilmemiz gerekir.” İfadelerini kullandı.

“Sürdürülebilir mutluluk sinir sistemimize en iyi gelen mutluluktur”

Psikolog Martin Seligman ve ekibinin pozitif psikolojiyi otantik mutluluk olarak tanımladığını belirten Tarhan, “Otantik mutluluk, saf, halis mutluluktur. Kişi zindanda da olsa saray da olsa mutlu olmayı başarabiliyorsa bu mutluluk, sürdürülebilir mutluluk oluyor. Bunun içinde haz ve aynı zamanda dinginlik de var. Bu tarz mutluluk sinir sistemimize en iyi gelen mutluluktur. Burada parasempatik sinir sistemimiz çalışıyor ve kişiye ‘sakin ol, her şey kontrol altında, her şey yolunda gidiyor’ diyor. Bu tarz mutluluklar vücudumuzdaki stres oranını azaltıyor” dedi.

“Yeni sorulara yeni cevaplar veremezsek gençleri yakalayamayız”

Eğitimde yeni sorulara yeni cevaplar vermenin önemine dikkat çeken Tarhan; “Yeni sorulara eski cevaplar veremeyiz. Yeni sorulara yeni cevaplar veremezsek gençleri yakalayamayız. Eski doğrularda pasif öğrenme vardı. Bu klasik öğrenme modelidir. Öğretmen anlatır, öğrenci dinler ve biterdi. Şimdi aktif öğrenme var. Öğrenci kendi deneyerek, deneyimleyerek öğreniyor. Şu an çocuklar bilginin hepsini sınıfta öğrenmiyor. Bu tarz öğrenme bize nörobilimin getirdiği bir kolaylık. Kuma yazılan bilgi kaybolup gider ama taşa yazılan bilgi kalır. Görme ve duymayla edinilen bilgi unutulur. Ama beş duyunun içinde bulunduğu öğrenme kolay kolay unutulmaz.” Şeklinde konuştu.

 “İnsanı diğer canlılardan ayıran dört metakognitif gen var”

Genetik olarak insanı diğer canlılardan ayrılan dört önemli metakognitif gen olduğunu ifade eden Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Şu anda üzerinde çalışılan metabilişsel gen olarak geçiyor. Bu dört genin özelliği birincisi anlamlılık geni, insan dışında hiçbir canlı neden sorusu sormaz, her olaya aynı tepkiyi verir. Ama insan aynı olaya farklı tepkiler verir. Bu neden? Çünkü insanda özgür irade var ve bu anlam arayışı ihtiyacıyla ilgili. Anlam arayışı metabilişsel, metakognitif olarak insanda önemli bir özellik. Diğer özellik ise insandaki yeniliği arama geni. Bu yeniliği arama geni, insan bin sene önceki insanla aynı evi yapmıyor. Ama bir karıncaya ya da örümceğe bakıyorsun bin sene öncekiyle aynı. Üçüncü özellik ise insanda zaman kavramıyla ilgili. İnsanın genetik bir kodu var, zamanı insan dışında hiçbir canlı sorgulamıyor. Gelecekte ne olacak, çocuklarımız ne olacak diye. Dördüncüsü de ölüm bilinciyle ilgili, bunlar genetik kod. Bunlar üzerinde çalışılıyor.” İfadelerini kullandı.

Okunma : 2169

ÜHA

 

Haberler

Foto Galeri