
Otizmli bireylere ve ailelerine destek amacıyla Otizm Federasyonu işbirliğinde Üsküdar Üniversitesi Altunizade yerleşkesinde düzenlenen 1. Ulusal Otizm Günleri'nin açılışında yaptığı konuşmada, Otizm Federasyonu Başkanı Veysel Şahin, otizmin 2 yıl önce 95 çocuktan birinde görüldüğünü söyledi.

Bu nedenle federasyon olarak otizmle ilgili farkındalığı artırmak istediklerini vurgulayan Şahin, otizmin artık dünyanın problemi olduğunu dile getirdi.
Şahin, otizmin görülme sıklığının giderek arttığını ancak bunun nedeninin açıklanamadığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Genetik faktör olabilir. Yediğimiz gıdalardan olabilir. Teknolojiden olabilir. Aşılardan olabileceği söylendi ama artık aşılardan olmadığı kesinlik kazandı. Birçok faktör var. Ama otizmin çocukta 15, 16, 18 aylıkken farkına varabilirsek, bunu teşhis edebilirsek, 3 yaşına kadar çocuğun normal hayatına dönmesi, normal gelişim göstermesi sağlamak yüzde 30, 40 civarında. 3 yaşından 6 yaşına kadar da aynı oranda. Yani güzel bir eğitimle, erken teşhisle, düzgün ve sağlıklı bir beslenmeyle bu çocukların, 12 yaşına kadar yüzde 85'i tamamen topluma kazandırılabiliyor. Kendi hayatlarını normal devam ettirebiliyor. Ama maalesef Türkiye'de yeni çalışmalar olduğu için ve daha yeni bir alan olduğu için, buradaki çalışmalar biraz geç kalmış. Bu durum Türkiye'yi değil tüm dünyayı etkiliyor."
"TÜRKİYE'DE 472 BİN OTİZMLİ ÇOCUK VAR"

"OTİZM, BİR ASKER ÇOCUK"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi de otizmli çocuklar için sosyalleşmenin ve sporun çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Otizm, bir asker çocuk. Yani asker gibi tanımlayacaksınız, programlayacaksınız. Ondan şaşmayacaksınız. O programdan şaşacak olursanız, mutlaka önceden bilgilendireceksiniz. Haber vermeden programı değiştirirseniz o zaman hayat duruyor" değerlendirmesinde bulundu. Çocuk ve ergen psikiyatristi Prof. Dr. Özgür Yorbik ise otizmin, sosyal iletişim ve etkileşim bozukluğu olduğunu söyledi.
Otizmin, sadece çocukların değil, ailelerin de yaşantısını büyük ölçüde etkilediğini vurgulayan Yorbik, şöyle devam etti:

"Otizmli çocuklar, gözlerinize bakmazlar. Daha çok ağza, kulağa yani yüzün hareket eden kısımlarına bakarlar. Kayıtsızdırlar. İsmi ile çağrıldığında çoğu kez aldırmazlar. Sarılmazlar. Taklit etme olayı yoktur. Annenin ya da babanın yokluğuna kayıtsız kalırlar. Tek başına eşyalarla uğraşan, yaşıtlarıyla oynamayan çocuklardır. Vücut dilini kullanamazlar. Genellikle aşırı hareketli çocuklardır. Parmak ucunda yürüme, garip el hareketleri gibi davranışları vardır."
Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, devletin dezavantajlı vatandaşlarına da sahip çıktığını göstermesi gerektiğini kaydederek, “Devlet dezavantajlı bireyler için yapacağı çalışmalarla sosyal anlamda toplumsal sadakati sağlayabilir. Otizmin psikolojik ve psikiyatrik tedaviler anlamında da eğitime dahil edilmesi gereken süreçleri vardır” dedi.

Hürriyet
Okunma : 6487