Üsküdar Üniversitesi, Üsküdar Kaymakamlığı, Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğinde “Değişim Benden Başlar - Sosyal Medya Farkındalığı Projesi” hayata geçiriliyor. Üsküdar’da eğitim gören bin 500 lise öğrencisine sosyal medya okuryazarlığı becerisi kazandırılmasının hedeflediğini projenin protokol imza töreni gerçekleştirildi. Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocuk, ergen ve gençlere bilinçli sosyal medya kullanımının mutlaka öğretilmesi gerektiğini vurguladı.
Projeyle gençlerin sosyal medyada belirleyici, aktör ve yazılımcı olmalarını istediklerini kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “ Projede ‘Değişim benden başlar’ derken kişiler kullanıldıklarının farkına varsın, kendilerini kullandırmasınlar istiyoruz. Sosyal medyayı vahşi at gibi düşünün. Vahşi at kendi tarafına çekmeye çalışır. İyi bir seyis vahşi atı terbiye eder, kendi istediği yöne çevirir. Ona patron benim der. Dijital medyayı kullanan gençlere ‘patron benim’ demeyi öğreteceğiz ve hedef vereceğiz.” dedi.
Üsküdar Üniversitesi yürütücülüğünde, proje ortakları Üsküdar Kaymakamlığı ve Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından “Değişim Benden Başlar - Sosyal Medya Farkındalığı Projesi” hayata geçirilecek. Projenin bilimsel iş birliği protokolü düzenlenen törenle imzalandı.
Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Senato Salonu’nda gerçekleşen törene Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan katıldı. Törende ayrıca Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürü Sinan Aydın, Üsküdar İlçe Şube Müdürü Fehmi Gür, Üsküdar Üniversitesinden Proje Koordinatörü Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal, Proje Ekibinden Doç. Dr. Çiğdem Yektaş ile Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Şahbaz da hazır bulundu.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “İngilizler sosyal medyayı yeni savaş alanı olarak görüyor”
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan yaptığı konuşmada sosyal medya farkındalığının gençlerin ihtiyacı olan bir konu olduğunu söyledi. Projeyi, Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek’in çok başarılı şekilde yaptığı gibi toplumun ve gençlerin nabzını tutarak onlarla iş birliği şeklinde bilinçli farkındalık oluşturma projesi olarak hayata geçireceklerini belirten Tarhan, “2015’te İngiltere sosyal medya tugayları kurmuş. Bu tugaya da 72’nci tugay ismini vermişler. Bir tugay bin kişiden oluşur. Neden sosyal medya çalışma grubu demiyorlar da tugay diyorlar? Sosyal medya asimetrik psikolojik bir savaş alanı olarak görülüyor. Eğer askeri tarafı varsa dost ve düşman tarafları da vardır. Onların tanımladığı sosyal medya, gençlerin hevesle kullandığı bir uzuv gibi değil. Bunun gelecekte yeni bir savaş, mücadele, güç çatışması alanının ve hatta ekonomik savaşın da bir unsuru olduğunu söyleyebiliriz. Bir nevi siyasi sonuçları da olan bir alan aynı zamanda.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençler sosyal medyada belirleyici aktör olmalı”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, küresel mücadele, küresel silahlanma ve küresel sermayenin çeşitli dijital konfor sağlama çalışmaları içerisinde sosyal medyanın ciddi bir rol üstlendiğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Dünyada dijital bir dönüşüm var. Bu dijital dönüşümü de Covid-19 çok hızlandırdı. 10 yıl sonra olabilecek bir dönüşümü şimdiden yaşıyoruz. Bu dönüşümde dijital dünyanın kullanıcısı değil üreticisi olmamız gerekiyor. Gençlerin sosyal medya kullanımına değinirken sosyal medyayı nasıl kullanacağımız konusu ile sınırlı kalmak istemiyoruz. Sosyal medyada belirleyici, aktör ve yazılımcı olmalarını istiyoruz. Bu çalışmada eğer gençlere böyle bir hedef verebilirsek sosyal medyayı ülke ve insan yararına kullanmak gibi bir motivasyonla hareket ederler. Projede ‘Değişim benden başlar’ derken kişiler kullanıldıklarının farkına varsın, kendilerini kullandırmasınlar istiyoruz. Silikon Vadisi iki yüksek lisans tezi öğrencisinin keşfiyle ortaya çıktı. Silikon Vadisi baktığınız zaman fiziksel değil, zihinsel bir vadi. O yüzden orda olmak zorunda değiliz, burada da yapabiliriz. Gençlere sosyal medyayı bu şekilde kullanmalarını, tüketicisi değil üreticisi olmalarını, yazılımcı olmalarını ve kendilerini geliştirmelerini tavsiye ediyoruz. Birkaç süper genç, birkaç bilgisayarla süper işler çıkarabilir. Bu proje ile gençlere böyle idealler sunmak istiyoruz. Böyle idealler olursa gençler daha çok motive olacak.”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençleri yasaklarla ve korkutarak yönetemeyiz”
Gençlerin değişimin sağladığı yüksek motivasyona ve heyecana sahip olduklarını belirten Tarhan, “Onlara doğru ihtimaller iklimi oluşturursak onları alıp yönelirler. Bu projeyle gençlerin kendilerini aşan, aşkın hedefleri olan, sadece kendi çıkarını düşünen değil, kendini aşan hedefler oluşturmalarını, bireysel faydadan çok toplumsal ve ülke faydasına yönelik çalışmalar yapmalarını sağlayacak eğitimler planlıyoruz. Bu amaç gençleri daha çok motive edecektir. Madem sosyal medya bir savaş alanı olarak düşünülüyor, biz de orada kendi üretkenliğimiz ve yeni keşiflerimiz ile ortaya çıkmalıyız. Sosyal medya yeni bir dönüşüm alanı. Üniversite olarak çalışmalar yapmamız gerektiğini düşündük. Gençleri yasaklar koyarak ve korkutarak yönetemeyiz. Gençlerin anladığı dil korku dili değil. Şu andaki gençler güven dilinden anlıyor. Onlarda güven uyandıracağız, ortak dil oluşturacağız ve sağlıklı bir ilişki içerisinde olacağız. Gençleri karşımıza alıp onları değiştirmek yerine yanımıza alıp birlikte yürümek, sosyal medyayı bir amaçla kullandırmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Çocuklar teknolojiyi ikinci yabancı dil gibi öğreniyor”
Sürekli sosyal medyanın zararlarını konuşarak, zihinsel blokaj yaptığından ve çocukları olumsuz etkilediğinden bahsederek ebeveynleri paniğe düşürmemek gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bu şekilde davranarak ebeveyn ve çocuklar arasında savaş çıkmasına sebebiyet verilmemeli. Sosyal medya kullanımı ebeveyn gözetiminde olursa korkmaya gerek kalmıyor. Sosyal medya günümüzün teknolojisidir ve teknoloji tarafsızdır. Hangi amaçla kullanılırsa ona hizmet eder. Ebeveynler çocukları eline tablet aldığında çok zeki olduklarını düşünüyor ve övünmeye başlıyor. Aslında çocuk o dili ikinci bir yabancı dil gibi öğreniyor. Çocuk o teknolojinin içine doğmuş. Biz yetişkinler olarak dijital dünyanın göçmeni olduğumuz için bize harika geliyor. Aslında o çocuk için normal bir durum. ‘Çocuğum bilgisayarla müthiş oynuyor, çok zeki’ diye kimse kendini yanıltmamalı.” diye konuştu.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Gençler sosyal medyayı istediği yöne çekmeyi öğrenmeli”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, 90 sonrası doğan kuşağın dijital bir nesil olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ergenliğe ulaşan nesil dijitalleşmeyi bir yabancı dil gibi öğrenmiş durumda. Bu da dünyanın bir gerçeği. Dijitalleşmeye karşı çıkmak, yasaklamak ve bu konuda tutucu davranmak yerine dijitalleşmeyi bir teknoloji olarak amaçlarımız, insanlık ve ülke için nasıl kullanacağımıza odaklanmalıyız. ‘Değişim benden başlar’ derken sosyal medyayı karşımıza almadan kendi istediğimiz yöne doğru çekmeliyiz. Sosyal medyayı vahşi at gibi düşünün. Vahşi at kendi tarafına çekmeye çalışır. İyi bir seyis vahşi atı terbiye eder, kendi istediği yöne çevirir. Ona patron benim der. Dijital medyayı kullanan gençlere ‘patron benim’ demeyi öğreteceğiz ve hedef vereceğiz. Gençler de o hedef doğrultusunda sosyal medyayı doğru amaçlarla kullanacak veya sosyal medyanın kölesi olmamak için işine yaramadığı zaman kullanmayacak. Şu andaki gençlik sosyal medyanın kölesi olmaya aday görünüyor. Eğer ebeveynler evdeyken ellerine bilgisayar, tablet veya telefon alıp bütün akşamı öyle geçiriyorlarsa çocuğu korkutarak önlemek mümkün değil. Çünkü çocuk rol model olarak ebeveynlerini örnek alıyor.”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Sosyal medya bağımlılığı ödül ve ceza sistemini bozuyor”
Sosyal medya bağımlılığının çocuklarda ödül ve ceza sistemini bozduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bağımlılık mekanizmasının yönlendirmesi ile oyuna kendini kaptırıp oynadığı oyundaki kahramanı intihar ediyor diye kendisinin de yapabileceğini düşünüyor. Bunun sonucunda ders çalışamaz, sokağa çıkamaz hale gelen ve hastaneye yatırılmak zorunda kalan vaka var. O yaşta dijital olgunluk gerekiyor. Dijital medya olgunluğu olmayan bir kişi, rehbersiz bir şekilde yüz yüze bırakıldığı zaman olumsuz etkilenmeler ortaya çıkıyor.” dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Ön ve son testlerle gençlerdeki değişimi ölçümleyeceğiz”
‘Değişim Benden Başlar’ projesinde insanların kendi farkına varmalarını amaçladıklarını belirten Tarhan, “Geliştirdiğimiz, standardizasyonunu yaptığımız ve geçerli güvenlik çalışmalarını tamamladığımız X ve Z kuşağı ile ilgili ölçeklerimiz de var. Ön test ve son test olarak uygulayacağız ve gençlerdeki değişimi ölçümlemeye çalışacağız. Aynı zamanda proje kapsamında, göz maruziyetinin etkilerini ve davranış gelişimini ölçümleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek: “Yeni bir projeye adım atıyoruz”
Üsküdar Üniversitesi ile birçok projede çalıştıklarını ve yeni bir projeye adım atmak üzere olduklarını ifade eden Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, “Üsküdar’da lise, orta ve ilköğrenimde okuyan yaklaşık 92 bin 500 öğrencimiz var. Yükseköğrenimde de 30 bini aşkın gencimiz bulunuyor. Bu rakamlar Anadolu’da bir il nüfusuna tekabül ediyor. İl Milli Eğitim Müdürlüğü de sahada verimli çalışmalar gerçekleştiriyor. Biz de belediyemiz ile birlikte okullara yakın ilgi gösteriyoruz. Örneğin her Pazartesi sabah ilkokul, ortaokul veya liseyi ziyaret ederek öğrencilerle bir araya geliyoruz. Öğrencilerin ihtiyaçlarını dinliyoruz ve çözüm üretmeye çalışıyoruz.” dedi.
Üsküdar Kaymakamı Demiryürek: “Sosyal medya konusunda çocuklara rehber olmalıyız”
Fark etmek zorunda olduğumuz bir gerçeğe dikkat çeken Demiryürek, “Sosyal medya kullanımı her geçen gün yaş olarak aşağı düşüyor. Çocuğun ona ayırdığı zamanla birlikte sosyal davranışına ve psikolojisine etkisi bağlamında her geçen gün daha fazla ön plana çıkıyor. Çok sıkıntılı bir alan olduğu için çocukları doğru yönlendirmek gerekiyor. Onlara rehberlik edilmesi yönünde kuvvetli bir inanca sahibiz. Doğru amaç ve inançlarla birlikte bir yola çıkacağız. Üsküdar Üniversitesinin bilimsel desteği ve her zamanki yol göstericiliği ile okulların faydalanan taraf olarak bir araya gelmesini hedefliyoruz. Çalışmanın verimli sonuçlar doğuracağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Sinan Aydın: “Projeye öğrencilerin dahil edilmesi faydalı olacak”
Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürü Sinan Aydın, sosyal medya alışkanlığının ortaokul döneminde başladığını belirterek projeye ortaöğrenimdeki öğrencilerin de dahil edilmesinin faydalı olabileceğini söyledi. Aydın, sosyal medyada çocukların kimlerle arkadaş olduklarının bilinmesi gerektiğine vurgu yaparak sosyal medyanın yönetilebilir olmaktan çıktığını ve projenin bu anlamda faydalı olacağını ifade etti.
Üsküdar İlçe MEB Şube Müdürü Fehmi Gür ise projenin başarıyla yürütülmesini temenni ederek çalışmanın önemli veriler sunacağını söyledi. Gür, pandemide sosyal medya bağımlılığı ile ilgili veriye dayalı çalışmaların çok az olması nedeniyle “Değişim Benden Başlar” projesinin çok anlamlı olacağını da sözlerine ekledi.
Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal: “Sosyal medya okuryazarlığı becerisi kazandırılması hedefleniyor”
Proje Koordinatörü Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal, Üsküdar Üniversitesi yürütücülüğünde gerçekleştirilecek projede Üsküdar Kaymakamlığı ve Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün proje ortağı olduklarını söyledi. Üsküdar’da çeşitli liselerde eğitim gören bin 500 lise öğrencisinin projenin hedef kitlesi olduğunu kaydeden Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal, proje ile lise öğrenimine devam eden bireylerin bilinçli sosyal medya kullanımını sağlayacak sosyal medya okuryazarlığı becerilerini kazandırarak sosyal medya farkındalığı oluşturulmasının hedeflendiğini söyledi. Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal, “Bu amaç doğrultusunda lise öğrenimine devam eden öğrencilere okulda bulundukları saatlerde yüz yüze olarak sosyal medya okuryazarlığı seminerleri verilerek sosyal medya kullanımının olumlu ve olumsuz yönleriyle bireysel ve toplumsal etkilerine vurgu yapılacaktır.” dedi.
Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal: “8 okulda seminer verilecek”
Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal, proje kapsamında Üsküdar Üniversitesi eğitim uzmanları tarafından belirlenmiş 8 okula 2 aylık süre içerisinde seminerler düzenleneceğini, eğitimden sonra “Görüş bildirim formu” uygulanarak sonuçların rapor haline getirileceğini söyledi. Ünal, projede toplumsal yararın da göz önüne alınarak isteyen herkesin katılımına yönelik çevrimiçi seminerler düzenleneceğini ifade etti. Ünal, 6 ay sürmesi planlanan projede elde edilen sonuçların da düzenlenecek bir panelle kamuoyuyla paylaşılacağını ifade etti.
Doç. Dr. Çiğdem Yektaş: “Sonuçlar klinikte müdahalelere ışık tutacak”
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesinden Proje Ekibinden Doç. Dr. Çiğdem Yektaş, projede lise öğrencileriyle yüz yüze gelecek olmanın çok güzel olacağını belirterek “Bu yaş dönemi, muhatap alınmayı çok önemseyen bir yaş dönemi. Dolayısıyla öncelikle onları muhatap almak bir tür kabulü de getirecek. Projenin en önemli mesajı farkındalık. Çünkü yetişkinler açısından farkındalığımız çok düşük. Neyi, neden, ne ihtiyaçla ve ne motivasyonla kullandığımızla ilişkili farkındalık yaratma aslında önleyici müdahaleler açısından çok önemli bir adım olacak. Yapacağımız eğitimler ve bizim oradan alacağımız data ve sonrasında bununla ilgili ulaşacağımız sonuçlar klinikte yapacağımız müdahalelere de ışık tutacaktır.” dedi.
Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Şahbaz: “Çocukların göz sağlığı olumsuz etkilendi”
Proje ekibinden Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Şahbaz ise pandemi döneminde özellikle çocukların göz sağlığının önemli ölçüde zarar gördüğünü söyledi. Şahbaz, “Çocukların ekran bağımlılığında etkilenmesi yetişkinlerden farklı oluyor. Çocuklar ekrana bakarken bütünleşiyor. Kendini dış dünyadan izole ediyor. Bu nedenle gözde çeşitli problemler ortaya çıkıyor. Çocukta göz 19 yaşına kadar gelişim gösteriyor. Bu dönemde gözün gelişimi de ekranlar nedeniyle olumsuz etkilendi. Bu projede çocukların göz sağlığının ne derecede etkilendiğini de anlamaya çalışacağız.” diye konuştu.
Okunma : 2393
ÜHA