Ülkemizin ekonomik koşulları, insan ilişkilerinin güvensizliği gibi birçok faktör göz önünde bulundurulduğunda evlilik insanların korktuğu bir şey haline geliyor. Peki evlilik gerçekten korkulacak bir şey midir? Birçok cevapsız soru var… Prof. Dr. Nevzat Tarhan, evlenmeyi düşünenler için bu soruların cevaplarını verdi.
Bekarlık Sultanlık mıdır?
Bekarlık ciddi bir konfor oldu şu an ve yeni kuşağın evlilik ile ilgili zorunluluk duygularını etkiledi. Evliliği ayak bağı olarak görmek evlilikte karşı tarafa maddi ihtiyaç boyutunu azalttı. Bir filozof olan Mark Twain'e neden evlenmediği sorulduğunda biraz argo bir jargonda şu cevabı veriyor “Bir süt için bir inek beslenmez”.
Neden evlenmeliyiz?
Ben buna H2O örneğini veriyorum. Hidrojen ve oksijen havada özgür olarak dolaşıyorlar ama bir araya geldiği zaman su yaşam formuna dönüşüyorlar. Özgürlükleri gidiyor ama daha güzel bir hayat ortaya çıkıyor. Evlilik de böyle. Yaratılıştan kadınlara verilen romantik bağlanma duygusu, güvenli bağlanma duygusu var, erkekte babalık hormonu yok ama kadında annelik hormonu var.
Toplumun temel yapı taşı ailedir
İyi çocuk yetiştirmek istiyorsak bu ancak aile ortamında yetişir. Belki partnerler çocuk yetiştirmek istemiyordur bu bir seçimdir. ABD 1970’lerde açık evliliği ortaya çıkardı. Açık evlilik iki tarafın da sevgilisinin olması, bunu bir seçim, bir özgürlük olarak görüyorlar ve şu anda da çokça yaşanan bir şey bu. Ancak bir süre sonra bakılmış ki bunun bedelini çocuklar ödüyor ve bu yürümüyor.
Evliliğe hazır olduğumu nasıl anlarım?
Evlilikte yazı-tura atılmaz onu söyleyeyim. İnsanın hayatında iki tane önemli karar vardır. Bir meslek kararı diğeri de evlilik kararı. İki önemli tasarruftur. Bu iki önemli tasarrufta çok düşünecek ve sonra karar verecek. Bu nedenle evlilikten önce gözünüzü dört, evlilikten sonra gözünüzü yarım açın derler.
Eğer bütün bu denklikler varsa o zaman çok daha isabetli bir evlilik olur.
Evliliği sadece aşka indiriyorlar. Niye evlenmiyorsun denilince 'Aşık olmadım ki niye evleneyim?' diyorlar. Aşk evliliğe sebep değil, sonuçtur. Aşık olmayı beklersen daha çok beklersin. Çünkü aşk bir sonuçtur. Ancak yüzde ellinin üzerinde sevgi olacak eğer yüzde ellinin altında sevgi varsa sakın evlenmeyin. Normalde yüzde 70-80 sevgi varsa yeterli, yüzde yüzü bulamazsınız.
Aileler çocuklarına karışmalı mı/karışabilir mi?
Türkiye'de anne babalar evlilikle ilgili çocuklarına tutum hataları yapıyorlar. Ya çok karışıyorlar ya da tamamen serbest bırakıyorlar. Batıdaki gibi her şeye izin veren bir ebeveynlik tipi var. Bir de her şeyi kısıtlayan bir ebeveynlik tarzı var. Böyle durumlarda kız çocuklarında cinsellik korkusu olur. Evleniyor bu kız ama eşiyle yıllarca beraber olamıyor. Cinsellikle ilgili aşırı baskı yapılmış. Bu da bir aşırı uç, ifrat-tefrit var.
Flörtsüz evlilik olur mu?
Evlilikte eski usul, görücü usulüdür. İki taraf birbirini görmüyordu, evleniyordu ve çoğu zaman da güzel gidiyordu. Günümüze 1960’lardan sonra kadının özgürleşme hareketi başladı. Bu özgürleşme hareketi haklı bir hareket, haklarda, fırsatlarda, hukuk önünde eşit olması lazım. Ancak feminizm kadının özgürleşme hareketini, kapitalizmin şirketler mücadelesini, sosyalizmin sınıflar mücadelesini, hitlerin ırklar mücadelesini aileye soktu.
Evlilikte üç dönem vardır
İlki romantizm, balayı dönemi iki seneden pek fazla sürmüyor, buharlaşıyor. İkinci dönem güç ve çatışma dönemi, taraflar şanslıysa veyahut beceri geliştirirse çatışma döneminden kazanımla çıkıyorlar ve olumluluk, bağlılık dönemine geçiyorlar. Bağlılık dönemine geçmesi için hiç değilse insanların "sevgi + işbirliği= aşk" yapması gerekiyor. Bu nedenle sevgiye işbirliği eklenecek, sevgi sürerken flörtler birbirlerine bir müddet sonra aşık oluyorlar.
İdeal yaş nedir?
Evlilik yaşı uzadı, bir de uzamış ergenlik var. Uzamış ergenlik, erkeklerde bazen kırk yaşını buluyor. Beyinde sağ ve sol beyni ortada "Corpus callosum" var. Mantıksal beyin ve duygusal beyin yani sağ ve sol lob sürekli birbirleriyle konuşur.
Bu ikisi arasındaki network sabitlenir. Genellikle 22 yaşlarında sabitlenir ve daha sonra daha sınırlı gelişir. O sabit 22 yaş ergenliğin bittiği yaştır.
Evlilik kurallı bir ortamdır, kuralsız yapamazsın.
Böyle kişiler -olgunlaşamamış- evlendiği zaman hem evleneceğim hem kafama göre yaşayacağım diyor. Yok arkadaş, evlilik bir sorumluluk getiriyor. Özgürsün ama aynı zamanda sorumlusun.
Evlilikte üç tür yaş vardır: Kronolojik yaş, biyolojik yaş, psikolojik yaş.
Kronolojik yaş 18’i geçmek, biyolojik yaş sekonder cinsel karakterlerin gelişmesi, birbirine biyolojik, cinsel uygunluğu, psikolojik olgunlaşmanın olması gerekiyor.
Kaynak : Onedio
Okunma : 2715
ÜHA