İnsani Değerler ve Ruh Sağlığı Vakfı Başkanı Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, son dönemde artan kapkaç olayları ve suça yönelik soruları yanıtladı:
Kapkaç ve gasp olayları toplum için ciddi bir tehdit haline geldi. Suç oranlarında bariz artışlar gözlemliyoruz. Öncelikle, gençlerin suça eğilimi nereden kaynaklanıyor?
Gençlerde suça eğilim ve şiddet olaylarının artışı; sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada gözleniyor. Geçmişe oranla ABD'deki okullarda şiddet artışa geçti, tüm dünyada trafik suçlarında artış var. Gençler arasındaki alkol kullanımında da bir artış göze çarpıyor. Tüm bunların üstüne aile içi şiddet, kadına ve çocuklara yönelik şiddette de ekleniyor. Aile içi şiddette ölüme varan vakalar olabiliyor. New York Üniversitesi, Adli Psikiyatri Birimi 'Ahlaka Aykırılık Ölçeği' geliştirdi. Bu ölçek, psikiyatride suça eğilimi tanımlamak için geliştirildi. Şiddet eğiliminin biyolojik ve psikolojik boyutları var. Biyolojiyle ne ilgisi var diye düşünürsek; insan beyninin rasyonel edinimlerini yöneten bir tarafı olduğu kadar, duygusal beyin alanları da vardır. Bu duygusal beyin alanları, duyguların özdenetim becerisini yönetiyor. Örneğin empati, bu duygusal özdenetim yeteneğinin bir sonucudur. Beynin duygusal tarafındaki sorun, çocuğun ahlâki erdemlerinin gelişmemesine yol açar. Empati yeteneğinin gelişmemesi de kişiyi 'ben merkezci' yapabilir. Bunun ileri safhaları ise, diğer bir deyişle sorunun kronikleşmesi ise, kendi çıkarı için başkasına acı çektirmek, şiddetten zevk almak gibi hastalıklara kadar gidebilir.
Şiddet eğilimini neler besler?
Bu çocukluk dönemindeki eğitim hatalarıyla ilgilidir. Zaten insan beyninde biyolojik olarak saldırganlık eğilimleri vardır. İleri derecede ben merkezcilik, bir süre sonra eğlence ve sekse düşkünlük ve yalnızlık olarak kendini gösteriyor. Bu üç belirtinin bir arada bulunması, California Sendromu olarak anılıyor. İnsan doğal haline bırakılırsa, bencil ve saldırgan olma, sadece kendi çıkarını düşünme eğilimindedir. Suçluluk ve pişmanlık duygularının çocuğa öğretilmesi gerekiyor.
Bu çocuklara sahip çıkın!
Eğlence, sekse düşkünlük ve yalnızlığın bir arada bulunma durumu olan California Sendromu, gençleri suça yönelten nedenlerin başında geliyor.
Suç nasıl önlenir?
Kimse özünde suçlu değil. Birilerinin onlara yardım etmek gerekiyor. Bu da sosyal derneklerle olur. Yoksa bu yara gittikçe büyür. Çocukların profesyonelce değerlendirilip, eğitilmeleri şart! Çocuğa doğru idealler verilmeli, bunlar genellikle amaçsız çocuklar...
Pişmanlık duymuyorlar
Eğlence, sekse düşkünlük ve yalnızlığın bir arada bulunma durumu olan California Sendromu, gençleri suça yönelten nedenlerin başında geliyor.
Suç işleyen bir kişinin psikolojisini daha iyi tanımlamak gerekirse; bu insan suç işlemeye nasıl karar veriyor?
Çete alt kültürü; kendi kurallarını koyuyor, bunlara itaatsizlikte ise ortak tepkiler var. Kendi dayanışma etiklerini geliştiriyorlar. Çete içine giren çocuk, dolayısıyla bir cemiyetin içine giriyor. Kendi çapında da olsa bir toplumun üyesi oluyor ve büyük toplumdan dışlanma psikolojisi, çete içinde tamir edilmiş oluyor. Çocuk suça karıştığı zaman pişmanlık hissetmiyor, bunu doğal bir hak olarak görüyor. Çete içinde itibar kazanıyor, onaylanıyor, kabul görüyor ve böylelikle bu süreç onun ait olma duygusunu da karşılamış oluyor.
California Sendromu nedir?
Eğlence, sekse düşkünlük ve yalnızlığın bir arada bulunma durumu olan California Sendromu, gençleri suça yönelten nedenlerin başında geliyor.
Okulda şiddet uygulayan çocuklar üzerinde yapılan bir terapide; çocuğa videodan işkenceye uğrayarak acı çeken bir insanın görüntüsü gösteriliyor. Bu şekilde çocuğa kurbanın çektiği acıyı fark etmesi öğretiliyor. Günümüzde televizyonlarda saldırganlığı ve şiddeti kanıksatan bir kültür hakim. İşte gençler arasındaki şiddet, bu kültürün sonucudur. Suç işleyen çocuklara, pişmanlık duygularını uyandıracak özel eğitimler verilmeli. Bu çocuklara; "Sen o acı çeken insanın yerinde olsan, ne hissederdin?" gibi sorular yöneltilmeli. Bu 'suçlu' diye nitelendirdiğimiz çocuklar, karşı tarafın çektiği acının farkında değiller... Aslında ben bu şiddete eğilimin altında, biraz da Hollywood kültürünü görüyorum. Zevke düşkünlük, eğlence ve parasal hedeflerin önemsendiği bir dünya görüşü olarak sunulduğu Hollywood kültürü... Çocuklar kendi çıkarını ötekinin önüne geçiren bir zihinsel şartlanmayla büyüyor. Ve bir süre sonra ben merkezci ve narsistik eğilimler ortaya çıkıyor. Bir süre sonra eğlence, sekse düşkünlük ve yalnızlık olarak kendi gösteriyor. Bunların bir arada bulunması da 'California Sendromu'nu ortaya çıkarıyor. Özellikle 1990 sonrası kuşaktaki çocuklar, para, cinsellik ve uyuşturucu ile erken tanıştı. Çocuk, yeterli zihni ve ruhsal gelişimi tamamlamadan, ergenliği erken bitirdi ve olgunlaşamadı.
Okunma : 6096