Üsküdar Üniversitesi Risale-i Nur Araştırmaları Platformu (RİNAP) tarafından düzenlenen ‘RİNAP Haftalık Sohbet’ programında bu hafta Sözler Risalesinden “Kader Risalesi” konusu ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın katılımıyla gerçekleşen program yoğun ilgi gördü. Düzenlenen programda Tarhan, insanın yaptığı davranışlardan sorumlu olduğunun altını çizdi. İnsana tercih etme özgürlüğünün verildiğini söyleyen Tarhan, Allah’ın özgür iradeyi insana imtihan için gönderdiğine dikkat çekti.
Program Üsküdar Üniversitesi Güney Yerleşke RİNAP toplantı salonunda gerçekleşti.
Toplantıya Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Risale-i Nur Araştırmaları Platformu (RİNAP) yönetim ve danışma kurulu üyeleri katıldı.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Kötüyü tercih edersek yanlış yola sapmış oluyoruz”
Düzenlenen programda konuşan Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, insan beyninde zihinsel jüri olduğunu belirtti. Tarhan; “Canlıların meyil sınırları bellidir. Yemek, içmek, üremek, barınmak şeklindeki kararlar genetik olarak kodlanmıştır. İnsandaki meylin sınırları belirlenmemiş. Yemek, içmek gibi ihtiyacı olmasa bile kişi o konuda bir meyil hissedebiliyor. Mesela kendisine ait olmayan bir malı almak gibi bir meyil geliyor. Beynin ön bölgesinde o meyili yöneten bir karar mekanizması var. Beynin kaptan köşkü deniyor. Bir düşünce geldiği zaman yap-yapma, uygun-uygun değil, geçerli-geçerli değildir diyor. Ben onu bir zihinsel jüriye benzetiyorum. Bu jürinin dört üyesi var. Birinci üyesi bilim insanı üyesi. O meyil geldiği zaman gerçek olup olmadığı hakkında diye karar veriyor. İkinci üye doğru ya da yanlış diye karar veriyor. İşte din adamı yahut da vicdani yönü oluyor. Üçüncüsü estetik olup olmadığına bakıyor. Dördüncüde de karlı mı zararlı mı olduğuna bakıyor öyle karar veriyor. Orada bir hüsnüniyet tespit ediyor. Biz yapmakta olduğumuz her şeyden sorumluyuz. Seçim sorumluluğumuz var. Tercih kötüyse ondan biz sorumluyuz. İyiyi tercih edersek zaten yapmamız gerekeni yapmış oluyoruz. Kötüyü tercih edersek yanlış yola sapmış oluyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Yaptığımız her işten mesulüz”
İnsana tercih etme özgürlüğünün verildiğini söyleyen Tarhan; “Allah bize tercih etme özgürlüğü vermiş. Mesela bir bilgisayar oyununda futbol takımı var oynuyorlar. Oyunu yazan var. O oyunu oynayan kişi topa vururken gol olup olmayacağını bilmiyor ama programı yazan hangi koordinatlarda hangi açıdan vurursa gol olacağını biliyor. O belli ediyor. Yazılımı ona göre yazılmış. Oynayan golü kendi attığını sanıyor. Halbuki o program öyle yazılmış. O şartlara uyduğu için o golü atmış. Başka şartlara uysaydı atmayacaktı. Kâinat bir simülasyon şu anda. Biz simülasyonda yaşıyoruz. Evren simülasyonunda bizim oradaki koordinatlara uygun davranıp davranmama özgürlüğümüz var. Davrandıktan sonra o bilgisayar programındaki enerji devreye giriyor. Allah’ın ‘Kayyum’ ismi yaptırıyor. Biz istiyoruz, Allah’ın ‘Kayyum’ ismi yaptırıyor. İlahi enerjisiyle yaptırıyor. Onun için bizim seçip seçmeme hakkımız var. Yaptığımız her işten mesulüz.” şeklinde konuştu.
“Erdemli bir insan olunursa varoluşumuzun kirası ödenmiş olur”
İnsanın meyillerini yönetebilmesinin önemi hakkında konuşan Tarhan; “Kur’an-ı Kerim Allah’la bağlantıyı merkeze alıyor. İnsanın en büyük özelliği meyillerini yönetebilmesidir. İyi meyil de var, kötü meyil de. Bir gün minibüste bir yazı görmüştüm ‘Parayı sevmiyorum ama sinirlerime iyi geliyor.’ diye. Adam meyilini biliyor. Onunla ilgili mücadele veriyor. Varoluş doğru anlaşılmalı. Ben bilinci dediğimiz Allah’la bağlantı olursa mana-i harfi oluyor. Nasıl kâinata mana-i harfi ile bakıyoruz, eneye de öyle bakmamız lazım. Allah’ın bize bir imtihan için gönderdiği özgür irademiz var. Şerefli bir insan olmak, iyi bir insan olmak dünyadaki varoluşumuzun kirasıdır. Yani insanın ödemesi gereken bir şeydir. Ancak erdemli bir insan olunursa varoluşumuzun kirası ödenmiş olur. O da hayatın sonunda belli olur.” dedi.
Düzenlenen programda fikir alışverişleri yapıldı.
Okunma : 67
ÜHA
