Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen programının konuğu oldu. Tarhan, “Eğitimde Yeni Doğrular ve 21. Yy Becerileri” başlığı altında değerlendirmelerde bulundu. Z kuşağının sorgulayan bir nesil olduğuna dikkat çeken Tarhan; “Z kuşağı geleceğimizi kurtaracak olan kuşak. Z kuşağı konusunda ben hiç böyle karamsar değilim. Ben üniversitede çalışıyorum gençleri görüyorum. Sorgulayan gençler var artık. Hiçbiri ‘Peki efendim’ deyip itaat kültürünün çocuğu değil.” dedi.
“Covid-19, etkisi olabilecek global bir travma”
Konuşmasının başlangıcında zayıf halkaları güçlendirmenin önemine değinen Tarhan; “Covid-19 artık sanki bir çağ bitiriyor, başka bir çağ başlatıyor gibi. Covid, etkisi olabilecek global bir travma. Artık biz ona Covid pandemisi değil Covid trajedisi diyoruz. Öyle bir trajedi ki bu insanın yararına da olabilir, zararına da... Alacağımız pozisyona bağlı.
Pahalı saatler var ama hiç vakit yok. Daha büyük televizyon, daha az kitap. Daha çok insan, daha az insanlık. Daha sosyal medyada sürüyle arkadaş gerçekte sıfır dost. Daha fazla kuşku, daha az güven. Daha çok ayrımcılık, daha az empati. Daha fazla maddi refah, daha az manevi huzur. Böyle bir zamanda Covid geldi. Hayat bir zincire benzer zincirin en kuvvetli halkası en zayıf halkasıdır. O kadar kuvvetlidir. Kriz olduğu zaman oradan kopar. Eğer bir toplumda ekonomi kötüyse oradan kopar, aile kötüyse oradan kopar, sosyal hayat kötüyse oradan kopar. Nereler yıpranmışsa oradan kopmalar yaşanır. Biz de buna göre her toplumdaki kırılmaları haklı olacağını düşünerek olayları ele almamız gerekir. Bizdeki zayıf halka nedir? O halkayı güçlendirmek önemli. Onu bilirsek onu güçlendiririz. Krizden daha az hasarla çıkarız. Bu nedenle önce endüstri özgeçmişimizi, endüstri hikâyesini, insanlığın endüstrileşme, sanayileşme hikâyesinde Osmanlı ve Türkiye konuşmamız gerekiyor.” dedi.
“Z kuşağı geleceğimizi kurtaracak”
Yeni neslin her şeyi sorguladığından söz eden Tarhan; “2000’li yıllardan sonra ciddi bir dijital dönüşüm yaşandı. Güç, para, hâkimiyet bu dönüşümü yakalayanın eline geçiyor. Fakat bu dönüşümün bir özelliği var. Bu dönüşüm yüksek bilgisayar teknolojisiyle, süper bilgisayar teknolojisiyle, süper gençler bir araya geldiği zaman süper işler yapılabilir. Biz de şimdi süper gençler var. Bazıları z kuşağını dışlıyorlar, küçümsüyorlar. Z kuşağı geleceğimizi kurtaracak olan kuşak. Z kuşağı konusunda ben hiç böyle karamsar değilim. Ben üniversitede çalışıyorum gençleri görüyorum. Sorgulayan gençler artık. Hiçbiri ‘Peki efendim’ deyip itaat kültürünün çocuğu değil. Bunlar artık her şeyi sorgulayan, hesap soran, özgür düşünen gençler. Devlet her şeyi bilir deyip sorgulamayan bir kitle ortaya çıkıyor ama bu nesil öyle değil, sorguluyor.” ifadelerini kullandı.
“Veri tabanın ne kadar güçlüyse sen o kadar güçlüsün”
Nörobilim temelli öğrenmeden bahseden Tarhan; “Nörobilim temelli öğrenme denilince benim aklıma 2004 yılı geliyor. O dönemde Ziya Selçuk talim terbiye kurulu başkanıydı. Bir sempozyum yapıldı. ‘Eğitimde yeni reform arayışı’ başlığında. Kitap haline geldi. O zamanki bilgilerle bu sunumu yapmıştım orada. Şu anda eğitimde nörobilimin getirdiği yeni doğrular var. Eski sorulara bu yeni doğrularla yeni cevaplar vermemiz lazım. Eğer bu cevapları vermezsek her şeyi kaçırırız. Fakat nedeni bilinmez bir şekilde eğitim sistemimizi bir türlü eğitim ve kültür politikaları geliştiremedi. Şimdi bazı proje listeleri, tasarım atölyeleri gibi adımlar atılıyor. Mesela o zaman atılsaydı 15 sene sonra biz şu an Güney Kore gibi olacaktık belki de. Teknoloji ithal eden değil de teknoloji ihraç eden olacaktık. Çünkü Güney Kore, Çin Ar-Ge’ye yüzde 10 yatırım yapıyor. Veri tabanın ne kadar güçlüyse sen o kadar güçlüsün.” ifadelerini kaydetti.
Okunma : 2577
ÜHA