Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Havacılık Tıbbı Derneğinin düzenlediği Havacılık Psikolojisi Çevrimiçi Toplantıları etkinliğinin konuğu oldu. “Covid – 19’un Havacılığa Psikolojik Etkileri: Yolcular, Havacılık Psikolojisi” konusunun işlendiği etkinlik Zoom üzerinden online olarak gerçekleşti. Etkinliğin moderatörlüğünü Havacılık Tıbbı Derneği Başkanı Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Prof. Dr. Muzaffer Çetingüç üstlendi. Programın açılış konuşmasını Prof. Dr. Nevzat Tarhan yaptı.
Koronavirüsün diğer doğal afetler gibi zaman ve mekân kavramının olmadığını belirten Tarhan, “Koronavirüs, deprem gibi sel gibi değil. Doğal afetlerde zaman ve mekân belli, sınırlıdır. Ama koronavirüs de yer, zaman gibi unsurlar belli değil. Bu nedenle bu durum insanlarda belirsizlik duygusunu uyandırdı. Belirsizlik duygusu da insanlarda çaresizlik, umutsuzluk, kuşatılmışlık duygularını oluşturmaya başladı" dedi.
“İnsanlar klinik düzeyde anksiyete pandemisi yaşıyor”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Covid – 19 ‘un insan üzerindeki psikolojik etkilerine değindi. Tarhan, “Covid-19’dan sonra şuanda Covid -20 olarak tanımlanan bir hastalık var. Anksiyete pandemisi deniliyor. Üsküdar Üniversitesi olarak 8 bin 316 kişi üzerinde Koronafobi Araştırması yaptık. Bu çalışma ve dünya da yapılan çalışmalara göre anksiyete pandemisi klinik düzeyde %50 – %60 oranında arttı. İnsanlar klinik düzeyde anksiyete yaşıyor. Bunun nedeni belirsizliğin, kaygının yüksek olması” şeklinde konuştu.
“Koronavirüsün psikolojik yansımaları çok fazla olacak”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, koronavirüsün diğer doğal afetler gibi zaman ve mekân kavramının olmadığını belirtti. Tarhan, “Koronavirüs, deprem gibi sel gibi değil. Doğal afetlerde zaman ve mekân belli, sınırlıdır. Ama koronavirüs de yer, zaman gibi unsurlar belli değil. Bu nedenle bu durum insanlarda belirsizlik duygusunu uyandırdı. Belirsizlik duygusu da insanlarda çaresizlik, umutsuzluk, kuşatılmışlık duygularını oluşturmaya başladı. Tüm bunlarla beraber insanlar evin dar alanında kısıtlandılar. Özgürlükleri de eskisi gibi değil. Bedeni rahatlığa alışmış insanlar birdenbire hasta olacağız korkusuna kapılmaya başladı. Diğer taraftan da ölümün yakın olduğu duygusu hissedilmeye başlandı. Bunun gibi birçok travmalar yaşanmaya başlandı. Bütün bunlar koronavirüsü diğer doğal afetlerden ayırdı ve bunun psikolojik yansımalarının çok fazla olacağı öngörülüyor” şeklinde konuştu.
“Koronavirüsten sonra koronafobi başlayacak”
Koronavirüs ile birlikte birçok insanın sahte koronafobiye yakalandığını söyleyen Tarhan, “Biri bir yerden okuyor koronavirüs sırt ağrısı ile başlarmış hemen sırtım ağrıyor diye hastaneye gidiyor daha fazla risk almış oluyor. Koronavirüs de kaygının yükselmesi ile insanlarda korku oluştu. Koronafobi ölçeği geliştirildi web sitemizde de yer alıyor 6 – 7 soru soruluyor. Önceleri kuduz fobisi vardı, HIV fobisi vardı şimdide koronavirüsten sonra koronafobi başlayacak. Koronavirüs ile birlikte gelen olgularımız olacak” dedi.
“Ekonomik hareketlilik ile birlikte politik değişikliklerde olabilir”
Sosyal mesafenin koronavirüs süreci bittikten sonrada devam edeceğinin öngörüldüğünü söyleyen Tarhan, Harvard Üniversitesinin konu ile ilgili yaptığı açıklamaya değindi. Tarhan, “Harvard Üniversitesi, 2022 yılına kadar sosyal mesafe devam edecek diyor. Bütün bunlar insanda zihinsel dönüşüme neden olacak. İnsanların yaşam felsefeleri, yaşam tarzları değişmek zorunda ve bütün bunlar sosyal hareketliliği etkileyecek. Sosyal hareketliliği etkilemesi ekonomik hareketliliği etkileyecek Ekonomik hareketliliğin etkilenmesi ile belki politik değişiklikler bile olabilir” şeklinde konuştu.
“Gelecekte köklü bir değişim olacak”
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, koronavirüs ile birlikte ABD’de yaşanan değişimlere dikkat çekti. Tarhan, “Özellikle ABD’de 3 alanda tipik bir yükselme var. Silah satışları 10 misli artmış. 23 milyon evsiz var 30 milyon işsiz oluşmuş. Bunların hepsi ayaklanma çıkarırsa, servet düşmanlığı ortaya çıkarsa endişesi var. İkincisi intiharlar %55 arttı. Normalde kriz durumlarda intiharlar azalır. İnsanlar bir gücün etrafına sığınırlar o insanlara bir güvence verir ama burada kontrol dışı bir travma var. Üçüncü artan ise dini web sitelerine giriş de olmuş. Bütün bunlar gösteriyor ki gelecekte köklü bir değişim olacak ya da mevcut krizle daha hızlanacak. Diğer bir etkisi de yalnızlık olabileceğini öngörüyorum. Yalnızlık modern insanın sorunuydu yalnızlıkta da ciddi bir artış olacağı öngörülüyor” dedi.
“Sosyal mesafe değil fiziksel mesafe olması gerek”
Sosyal mesafe kavramının fiziksel mesafe olarak algılanması gerektiğini belirten Tarhan, koronavirüs sürecinde narsist insanların psikolojileri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Tarhan, “Sosyal mesafe diyoruz ama asıl fiziksel mesafe olması gerekiyor bu tanımın. Sosyal mesafe olunca insan bunu sosyal, psikolojik uzaklaşma gibi algıladı, insanlar yalnızlaştı. Yalnızlaşınca zayıflayarak yabancılaştı hem kendisiyle hem başkalarıyla. Eğer narsistik özellikler varsa zaten narsist insanlar yalnızlığa tahammül edemezler. Devamlı kavgaya ihtiyaç duyarlar. Kendisiyle kavga etmek zor olduğu için giderler birilerini eleştirip düzeltmeye, kontrol etmeye çalışırlar. Böyle rahatlamaya çalışırlar. Şimdi bunu da yapamıyorlar. Evdeyse bu sefer ilişkileri yormaya başlıyor” ifadelerini kullandı.
Okunma : 2706
ÜHA