Mutlu yürüyen evlilikleri yıkan en kötü anlayış...
Popüler kültürün etkisiyle kolay yoldan en iyisini elde etme anlayışıyla yetişen gençler, emek sarfederek kazanmak yerine toplumun onayladığı şekliyle 'köşeyi dönme'yi düşünüyorlar.
Bu gençler evlendiklerinde sorunlarla mücadele yerine kolay yolu seçip boşanmayı çözüm olarak görüyor. Evliliğe emek verin! Günümüzde popüler kültürün etkisiyle kolay yoldan en iyisini elde etme anlayışıyla yetişen gençler, tahammül etmeyi öğrenmeden hayata atılıyorlar.
Emek vererek hayatta bir şeyler elde etmek yerine toplumda kabul gördüğü ve onaylandığı şekliyle 'köşeyi dönme'yi düşünüyorlar. Sadece elde etmek istedikleri için değil, sorunlarla karşılaştıkları zaman da mücadele yerine vazgeçmeyi tercih ediyorlar. Bu düşüncede olan gençler evlendiklerinde ise sorunlar karşısında mücadele etmek yerine kolay yolu seçip boşanmayı çözüm olarak görüyorlar. Halbuki hayatın gizli kanunlarından biri emek vermeden, yorulmadan, çile çekmeden güzel şeylerin elde edilememesidir. Bu sadece maddi şeyler için geçerli bir kural değil, ilişkiler için de geçerlidir. Bir kişi arkadaşının zor günlerinde onun yanında olarak arkadaşlığı için emek harcıyorsa, evliliğin sorunsuz olması için eşlerin gayreti şarttır. Emek verilmeyen bir evlilik, bakımı yapılmamış bir bahçenin yabani otların istilasına uğraması gibi her geçen gün güzelliğini kaybeder ve sonunda yozlaşır. Eşler psikolojileri hakkında bilgi sahibi olmalı Eşler sorunlar karşısında birbirlerine tahammül göstermelidirler. Eşler evlilikleri için emek sarf etmeleri için eşler arası iletişimin unsurlarını bilmelidirler. Kadın ve erkek psikolojisi hakkında az çok bilgi sahibi olmalıdırlar. Zaten eşlerin aralarında sorun olsun ya da olmasın bu konularda bilgi sahibi olmaya çalışmaları, sağlıklı ilişki için gayret göstermenin yarısıdır.
Evlilikte tartışma nedeni alışveriş
Evliliği bitirme noktasına getiren tartışma konularının başında çocukların eğitimi gelir. Alışveriş, ekonomik sorunlar, içki bağımlılığı da tartışma sebepleridir. Kumar gibi kötü alışkanlıklar da sorun oluşturur. Alışverişte eşlerin arzulara göre mi yoksa ihtiyaca göre mi hareket edip etmedikleri önemlidir. Beynindeki arzularla ilgili dürtüleri insanı en lüks şekilde yaşamaya yönlendirir. Ama beynin mantık ve kural bölümleri insana ihtiyaç eksenli hareket etmesini telkin eder. Mesela vitrinde gördüğünüz bir şeyi almak istediğinizde beyninizin mantık ve kurallarla ilgili bölümü harekete geçer ve "Buna ihtiyacım var mı, bunu alırsam ekonomik durumum nasıl etkilenir?" diye düşünür.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan
Uzm. Psk. Çiğdem Demirsoy
Okunma : 3101