Nevzat Tarhan: Telegram tarzında söylenen yaklaşım aslında zihin kontrolünün popüler kültürde çok ifade biçimi diyebiliriz. Zihin kontrolde elektromanyetik alan oluşturularak ve radyo dalgalarıyla, radyo frekanslarıyla bir insanın beyni etkilenebilir. Mikro dalgalarıyla etkilenebilir bununla ilgili çok deneyler var yapılıyor. Bunun gibi bu Aselsan intiharlarında da bu çok soruşturuluyor. Bir kimse bir yerde çalışıyor ya da hücrede duruyor bu kimsenin iradesi dışında ona radyo frekansı dalgalarla beynine sürekli mikro dalgalarla kişide zaman ve mekân algısı bozulabilir, zihninde bir kaos oluşturulabilir, "Burası neresi, ben neredeyim" gibi bir his oluşturulabilir.
Bir insana devamlı yaptığın zaman o insanda müthiş bir yorgunluk, bitkinlik, baş ağrısı gibi belirtiler oluşur. Bilimsel olarak bir kimseye elektromanyetik alan oluşturarak bir hücrede tutarak mahvetmek mümkündür. Ama onu tuşlarla yönetmek tarzında bir zihin kontrolü kast ediliyorsa Telegram'dan, şu anda bununla ilgili bir bilimsel bilgi yok.
Irak'ta Saddam'ın direnç gösterememesinin sebeplerinden birisinin bu olduğu söyleniyor yani elektro manyetik silâh. Geleceğin silâhı, önümüzdeki yılların en etkili silâhı... İnsan beynini isterse pişirebiliyor tabi.
Turgay Güler: Bu anlaşılabilir mi? Bir insana böyle bir elektro manyetik uygulamayla alan oluşturularak beyninde hasar oluşturulabilirse anlaşılabilir mi? Mesela Salih Mirzabeyoğlu Telegram'a maruz kaldı mı?
Nevzat Tarhan: Mirzabeyoğlu'nun gerçekten Telegram'a maruz kaldığı gözüküyor ama bu zulmün nasıl bir zulüm olduğu bilinmiyor ve ortada tanımlanmış, kamuoyunu aydınlatan bir bilgi de yok. Yani burada bir mazlumun ahı o bölge insanlarına musibet olarak yeter. Eğer burada bir zülüm varsa, bu zulme duyarlı olmak gerekiyor. Bunun için bu boyutta, 28 Şubat'ın devam eden bir zulmü gibi gözüküyor. Buna karşı duyarlılık, muhakkak bir duyarlılık gösterilmesi gerekiyor.
Emniyet güçlerinin, devlet istihbaratının bu konuda aşırı bir gereksiz bir hassasiyet içerisinde, bu kişileri mağdur ettiği ile ilgili toplumda bir algı oluştu. Bu algının değiştirilmesi gerekiyor. Adalet herkese lâzım... Yani burada adaletin işlemediğini söyleyebiliriz.
Turgay Güler: Herkes farklı düşünebilir ama burada onun maruz kaldığı bir zulüm var ve çok tuhaf bir şekilde herkes sessiz kalıyor
Nevzat Tarhan: İmralf’ya karşı sempati başladı toplumda ama bu arada Salih Mirzabeyoğlu'nun durumu çok ilginç."
Ülke Tv Sıradış Programı
Aylık Dergisi Mayıs 2013
Okunma : 12882