Terör olaylarının geldiği bu noktada anne ve babalar kaygı içindeler. Bazı psikoloji profesyonelleri ‘şiddet öğreten terör haberleri ve çocuklara asker elbisesi giydirilmesi sakıncalıdır’ diyorlar ne yapalım sorusunu soruyorlar. Bu konuda kamuoyunu aydınlatma ihtiyacı hissettik.
- Yaşanan terör olayları Psikolojik dinamikler açısından doğal afetler gibi travma olarak değerlendirilmelidir. Burada önemli bilgi çocuğun ergenlik öncesinde olup olmamasıdır.
- Ergenlik öncesinde çocuğu travmadan uzak tutmak daha tehlikelidir. Travmanın kendisinden çok çocuk için belirsizlik daha sakıncalıdır. Ailenin doğru ve güven verici tutumu çocuğu rahatlatmak için yeterlidir.
- Ergenlik dönemi ve sonrası arkadaşlar daha belirgin rol oynar. Çocuğunun arkadaşlarını bilmeyen ailelerde gençler daha çok risk altındadır. Çeteleşme yaşı olan gençlik döneminde gençler rahatlıkla milliyetçiliği idealize eden yasadışı yapılanmalara katılabilirler. Çocuklarımızı karakollardan toplamak durumunda kalabiliriz.
Çözüm olarak ailelere şunları öneriyoruz. Birincisi; yanlışı ve doğruyu konuşmak için bu olaylar bir fırsattır. İkincisi; her fırsatta kendi kültürel ve milli değerlerimizi aktarmak şansıdır. Eğer soru soran bir çocuk varsa daha büyük fırsat olarak değerlendirmek gerekir. Üçüncüsü; Çocuğun veya gencin anlayacağı bir şekilde "Ortak tarih bilinci ve ortak toplumsal idealler" aktarılabilir. Onun gelişen ruhunu incitmeden bu mümkündür. Şöyle söylenebilir "Evladım tarihi bilmeden coğrafyayı koruyamayız. Geçmişimizde benzer olaylar olmuş eğer milli birliğimiz sağlanmışsa asker ve sivil herkes kendi menfaatinden önce ülke çıkarını gözetmişse bu olaylar hep lehimize gelişmiştir. Osmanlı'da 1402 Ankara savaşı ve Cumhuriyetin kuruluşu buna örnektir. O dönemde de farklı sesler vardı ama bu farklılık zarar vermedi kesinlikle karamsar olmayalım. Yeni şehitler olmaması için diplomasi önemlidir. Diplomasi biterse güçlü bir ordumuz var gerekeni yapar". Şöyle bir şaka ile de heyecanını anladığımızı hissettirebiliriz "Belki dağlarda terörist peşine koşmak yerine Musul’u almış bir devlet olarak masa başında terörü bitirebiliriz"
Gençlerin ümidini çalmadan ama onları sadece egoları için değil toplum içinde bir şey yapmayı öğretme fırsatı olarak bu günleri kullanalım.
Saygılarımla
Prof. Dr. Nevzat TARHAN
İDER - İnsani Değerler ve Ruh Sağlığı Vakfı Başkanı- Psikiyatri Uzmanı
Okunma : 2637
